“Kalp hastalıkları gençleri de yakalıyor”

      Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İbrahim Halil KURT, “Kalbin damar, kapak, kas ve zar hastalıkları ile ritim ve iletim problemlerinin 40 yaş altında da küçümsenmeyecek oranda görüldüğü” uyarısında bulunmaktadır.

      Prof.Dr.KURT: “Bir araştırmaya göre ABD'de 40 yaş altında kalp hastalıklarının her yıl %2 arttığını, Türkiye'de bu konuda detaylı bir veri bulunmadığını, ama kardiyologlar olarak yaptığımız gözlemlere göre, ülkemizde durumun daha kötü olduğunu söyleyebiliriz. Onsekiz yaşındayken stent taktığımız, ya da 30 yaşlarında bypass ameliyatı olması gereken hastalarımızın sayısı hiç de az değil.." diyerek, şu uyarılarda bulunmaktadır:

    “Kalp problemi olan insanların çocuklarında da aynı hastalığın görülme olasılığı, diğerlerine göre daha fazladır. Doğuştan kalp deliklerini buna örnek olarak gösterebiliriz. Kalbinde delik olan anne-babaların çocuklarında da aynı hastalığın görülme riski %10 gibi yüksek bir orandadır. Aynı zamanda kolesterol ve tansiyon yüksekliğinde de genetik yatkınlık önemli bir risk faktörüdür. Gençlerde görülen kalp damar hastalıkları doğuştan gelebildiği gibi, sonradan çevresel faktörlerle de gelişebilmekte olup, bunlar arasında ilk sırada sigara gelmektedir. Alkol ve uyuşturucu kullanımı da genç yaşta kalp sağlığı için çok büyük risk faktörüdür. Maalesef ülkemizde gençler arasında sigara, alkol ve uyuşturucu kullanımı giderek artmaktadır. Diğer yandan nargile ve elektronik sigara da aynı şekilde gençlerin sağlığını tehdit ediyor.”

     Prof. Dr. İbrahim Halil KURT, genç yaşta kalp hastalıkları riskiyle karşılaşmamak için önerilerini şöyle sıralıyor:

    "Birinci derecede yakınlarında kalp hastalığı olan kişiler, düzenli olarak kardiyoloji kontrolünü yaptırmalı. Sigara, alkol ve uyuşturucudan kesinlikle uzak durulmalı. Obeziteden korunmak için sağlıklı beslenilmeli, yeterince yaş meyve-sebze tüketilmeli. Şekerli ve yağlı gıdaların tüketimi sınırlanmalı. Çocuklar ve gençler spora yönlendirilmeli. Haftada 5 gün, günde 30 dakika olmak üzere hafif ve orta yoğunlukla egzersiz yapılmalı. Hareketsiz bir yaşam sürülüyorsa, egzersiz süresi günde 60 dakikaya çıkarılabilir. Profesyonel spor için mutlaka kardiyoloji kontrolü yapılmalı. Süresi yaşa bağlı olmak üzere, düzenli olarak gece uykusu uyumalıdır."

    Sayın Porf.Dr.İbrahim Halil KURT’a, gazetemiz yazarı Ali Pamuksüzer’e yapmış olduğu değerli açıklamaları nedeniyle okurlarımız adına teşekkür ediyoruz!.