15 Ağustos 2023 - Salı

EMEKLİ Mİ, DİLENCİ MİYİZ?!..

Elimize de çok, yüzümüze de (!)…

Yazar - Ali Pamuksüzer
Okuma Süresi: 3 dk.
129 okunma
Ali Pamuksüzer

Ali Pamuksüzer

-
Takip EtGoogle News

    Memur ve “emekli”nin maaşlarına 2024 yılında siyasi iktidarın vermeyi lütfettiği(!) rakamları duyunca kendi kendime dedim ki: EMEKLİ MİYİZ, YOKSA DİLENCİ Mİ?

    Lütufkâr(!) siyasi iktidarın 2024 yılında memur ve “emekli”sine; ilk altı ay için %14, ikinci altı ay için %9 oranında zam yapmayı önermiş..

    Elimize de çok, yüzümüze de (!)…

    Devlet memuriyetinde dürüst, namuslu ve şerefiyle hizmet ederek emekli olmanın ödülü(!) böyledir işte!..

    Görevde iken yolsuzluklara alet olmadığın için, “köşe olan” zümreden değilsen; bugün devleti yöneten siyasilerin vicdanlarına sığınarak, onların lütfedeceği “sadaka” misali “emekli zammını” bekleyeceksin!..

     Bugün ülkemizde ilkeli ve namuslu memur olup da emekli olabilenin bir bisikleti yok. 

     Kendini ülkesine ve milletine adamış, yüreğinde Allah (CC)  korkusu bulunduğu için asla rüşvete ve yolsuzluklara bulaşmamış emekli memurların ne evi, ne otomobili, ne yazlık yayla evi, ne deniz evi olmadığı gibi, kimileri de kirada oturmaktadır!.

      Hakk’tan ayrılmayıp,bugün mağdur olan memura, kimilerinin bıyık altından gülerek  “enayi” dediğini duyar gibiyim!.

     Oysa “enayi” olmak, “hırsız veya şerefsiz” olmaktan daha üstündür!

     Kendini “mü’min” gören din kardeşlerime soruyorum! Bu mudur İslâm adaleti?!

     Yüce İslâm Peygamberi (SAV) Efendimizin “Beytülmal’in eşit dağılımı” buyruğundaki “adalet”e bakınız! Bir de bugün ülkeyi yönetenlerin aldığı astronomik rakamlara ve birkaç maaş alan bürokratlara bakın!. 

    Diğer tarafta ise, TC Devleti ve Yüce Milletimizin bekası uğruna “kelle koltukta” görev yapmış biz emeklilerin “Beytülmal”den aldıkları tek maaşla “kıt kanaat” geçinmelerinin ”İslâm Adaleti” ile bağdaşır tarafı var mı?!

    Unutmayalım! Huzur-u mahşerde Cenab-ı Allah’tan, “Boynuzsuz koyunun, boynuzlu koyundan hakkını isteyeceği” o dehşetli gün mutlaka gelecek!

    O dehşetli günde, bugün mağdur edilen “biz emekliler” de, “Beytülmal”den haksız pay alanlardan ve TC Devletinin hazinesini dağıtanlardan, asla helâl etmediğimiz hakkımızı isteyeceğiz!.

    Tevfik Fikret’in “Han-ı Yağma” şiirinde dediği gibi:     

    “Yiyin efendiler, yiyin; bu han-ı iştiha sizin;”

    “Doyunca, tıksırınca, patlayıncaya kadar yiyin!”

    “Efendiler! Pek açsınız, bu çehrenizde bellidir;”

    Allah (CC), Şûrâ Suresi 30. Ayette: “Başınıza gelen her musibet kendi yapıp ettikleriniz yüzündendir; kaldı ki Allah birçoğunu da bağışlar.” Buyurmakla; başımıza gelenlerin asıl sorumlusunun bizler olduğumuz anlatılmaktadır maalesef..

    Halk arasında söylendiği gibi: “Kendim ettim, kendim buldum! Gül gibi sararım soldum!”

 

    

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.